Rahim ağzı kanseri kadınlar arasında ikinci sıklıkta görülen kanserdir. Dünyada heryıl yaklasık olarak 500 000 kadına rahim ağzı kanseri tanısı konulmakta ve her yıl yaklasık 250 000 kadını bu hastalık nedeniyle kaybetmekteyiz.Her yıl 250.000 kadın rahim ağzı kanserinden ölüyor.Rahim ağzı kanserlerinin yaklasık olarak % 99.7' sinden Human Papilloma Virus HPV sorumludur. Erkek veya kadının çok sayıda seksuel partnere sahip olması, çok doğurmuş olmak, sigara kullanımı, bağışıklık sisteminin yetersiz veya baskılanmış olması, düşük sosyoekonomik seviye gibi faktörler rahim ağzı kanseri ve öncül hastalıkların olusumunu kolaylastırır. Rahim agzı kanserinin sebebi olan HPV 'nin 120'ün üzerine alt tipi olup, yaklasık olarak 40 tipi insanda genital bölgede enfeksiyona sebep olabilmektedir.
Rahim agzı kanserine sebep olan tipler yuksek riskli onkogenik alt tipler (HP Vtip16,18,31,33, 45…yaklaşık 15 alt tip). olarak adlandırılırlar ve rahim agzı kanserinin öncü lezyonları olan servikal intraepitelyal neoplazi neden. HPV'nin bulasma sekli cogunlukla cinsel yolla olmakla beraber, ciltten cilde veya ciltten mukozal bölgelere temas ile de bulasabilmektedir. Bu nedenle condom prezervatf kullanımı HPV bulaşmasını engellemek için % 100 koruyucu değeildir. Cansız objelerden bu virüsün insana geçişi kanıtlanamamıştır.Rahim agzı kanserinin en önemli belirtileri bazan kötü kokulu ve bazen kanlı vajinal akıntı, cinsel ilişki esnasında veya sonrasında kanama, kasıklarda agrı, düzensiz vajinal kanama ve özellikle ileri evrelerde karında şişlik, böbrek ve barsak problemleri şeklinde sıralanabilinir.Tüm kanserlerde olduğu gibi rahim agzı kanserinde de en önemli etken erken teşhistir. Erken tanı için yıllık mutlaka jinekolojik muayene olunmalı ve pap smear testi yaptırılmalıdır. Pap smear testi, rahim agzından fırça yardımı ile toplanan hücrelerin cam üzerine yayılarak sitolojik incelenmesi ile yapılmaktadır. Düzenli yapılan pap test sonucunda rahim agzı kanseri henuz öncül lezyon asamasında tespit edilebilir. Pap smearde şüpheli lezyon tespitinde kolposkopik inceleme (rahim agzının bir çeşit kamera ile büyütülerek ve çeşitli kimyasallar kullanılarak incelenmesi) sonrasında gerekirde bioypsi alınarak tanı netleştirildikten sonra erken mudahale ile cogu zaman rahime dokunulmadan ve cocuk dogurabilme yetenegi etkilenmeden tedavi edilmesi mumkundur.Rahim ağzı kanserinden korunmanın en iyi yöntemi yıllık düzenli jinekolojik muayene ve pap test yapılmasıdır. Ayrıca düzenli cinsel yasam, tek cinsel partner, doğum kontrol yöntemi olarak kondom kullanımı, sigara kullanılmaması rahim ağzı kanseri riskini azaltan faktörlerdir. Özellikle HPV enfeksiyonu bulasmamıs bayanlarda ise, en onemli korunma yontemi HPV aşısıdır. Amerikan yiyecek ve ilaç komisyonu tarafından (FDA) onaylanan iki tane rahim agzı kanseri aşısı ülkemizde de uygulanmaya baslamıstır. Özellikle ve öncelikle henüz cinsel aktivitesi başlamamış kızlara uygulanımı önerilmiştir. Yapılan ası ile rahim agzı kanseri riski %70-80 oranında azaltılmaktadır. Günümüzde rahim ağzı kanserinin %70' ine neden olan tip 16 ve 18'e karşı HPV aşısı uygulaması yapılmaktadır. Piyasada olan iki tip aşıda da bu yüksek riskli tiplere karşı koruma sağlanırken sadece birinde en sık genital siğil (kondilom) nedeni olan HPV tip 6 ve 11 e karşı da bağışıklık sağlanmaktadır. Hangi aşının yapılacağı konusunda hekiminiz ihtiyaçlarınız doğrultusunda karar verecektir. HPV aşıları da diğer aşılar gibi koldan kas içine uygulanmakta olup önemli bir yan etkisi yoktur. HPV aşılarının ilk yapıldığı zamandan bugüne 8 yıllık çalışma sonuçlarında aşıya bağlı ciddi komplikasyon görülmemiş ve çok yüksek oranda başarı saptanmıştır. Altı ay içinde yapılan üç doz aşı ile bu güne kadar yapılan çalışmalarda 8 yıl kesin koruma sağlandığı, matematiksel bir hesaplamayla bu koruyuculuğun 25 yıl olacağı ve büyük olasılıkla ilerleyen dönemdeki çalışmalar sonrasında aşının ömür boyu korunma sağlayabileceği tahmin edilmektedir. Ancak aşı uygulansa bile yıllık pap testler duzenli bir sekilde yaptırılmalıdır. Cinsel aktiviteye baslanması ile beraber yıllık pap test, uygunsa ası uygulaması, duzenli cinsel yasam ile rahim agzı kanserinden korunmak mumkundur. Ülkemizde HPV yayılımı Amerika ve Avrupa'ya oranla daha düşük seviyelerde olsa da, hızla yayılımı artmakta ve gerekli önlemler alınmazsa ilerleyen yıllarda rahim ağzı kanseri görülme oranları ve buna bağlı olarak ölüm oranlarında artma olacağı şüphesizdir.
Aşı uygulamaları, özellikle jinekolojik muayene ve beraberinde düzenli smear taramalarının Rahim ağzı kanseri oranlarını ve bu hastalıktan kaynaklanan ölüm oranlarını son derece azaltacağı düşüncesindeyim.