İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Mesajlar - EyupBilen

Sayfa: [1]
1
HPV yi ne öldürürür, HPV yok edilir mi.. AHCC bir mit mi
 son günlerde AHCC kullananlar ve kullanmak isteyenler AHCC hakkında internette araştırma yapmakta ve
HPV ye karşı mucize bir kurtuluş
aramaktalar

 Peki HPV gerçekleri nedir?

ABD’deki Teksas Üniversitesi’ne mensup bir grip bilim insanı rahim ağzı kanserine neden olan HPV virüsünün Japon mantar özü ile yok edilebileceğini saptadılar.

 Bilim insanlarının fareler üzerinde yaptıkları araştırmada olumlu sonuçlar alındığı bildirildi.


Araştırmada, shiitake mantarından elde edilen Hexose bileşiminin (AHCC), bağışıklık sistemini harekete geçirerek HPV'yi 90 gün içinde yok ettiği, ayrıca tümörün büyümesini yavaşlattığı gözlemlendi.


Araştırmaya imza atanlardan Dr. Judith Smith, sonuçların cesaret verici olduğunu vurguladı.

Bu çalışmada kullanılan mantarın özünün HPV aşısında alternatif olabileceğini gösteren araştırmanın sonuçları, kadınlarda görülen kanserlerin tartışıldığı Florida'da düzenlenen Jinekoloji-Onkonoji Derneği'nin 45. toplantısında sunuldu.

2
AHCC nedir, AHCC HPV yi öldürü mü, AHCC  HPV yi  vücuttan ne kadar sürede temizler
 AHCC nereden temin edilir
en iyi ahcc markası nedir.. Kinoko gold ahcc, time helth ahcc mi en iyisi
yerli AHCC var mı, AHCC nasıl kullanılır,
Türkiyede AHCC Türkiye fiyatları me kadar
En uygun fiyata ahcc temini, aç karnına yoksa tok karnına mı alınır

AHCC Nedir? Nasıl etki eder
AHCC   active hexose correlated compound, bazitli mantarlar familyasına ait türlü mantarların
 vejetatif bölüm miselyumundan yapılan patentli bir bileşiktir.
AHCC’in eşsiz bileşiği zengin bir polsakkaritler, (beta glukan 1.3 ve aktive hemiselülöz) glukoprotein, aminoasit ve mineral kaynağıdır. Shiitake de dahil olmak üzere, farklı çeşitlerdeki tıbbi mantarların enzimatik modifikasyonuyla üretilmiştir. (Amino Up Chemical Co. Ltd.de, Faculty of Pharmaceutical Sciences Tokyo University’den Dr.Toshiko Okamoto tarafından araştırılmış ve geliştirilmiştir)


AHCC’nin, özellikle NK hücre fonksiyonunu %300 ve fazlası arttırmak, T hücreleri, makrofaj ve sitokin aktivitelerini canlandırdığı belgelenmiştir.
AHCC’in, sitokin savunma mekanizmasını canlandırma yoluyla, enflamatuar karşıtı etkileri de mevcuttur.

 Japonya’da 1987’den uygulanan çeşitli klinik deneyler, AHCC’in bağışıklık sistemini desteklediğini göstermiştir.

Hokkaido Üniversitesi, Kyorin Üniversitesi ve Teikyo Üniversitesi’nde araştırmalar yapılmış; 

U.S. Colombia Üniversitesi, Kaliforniya Üniversitesi, Davis, Harvard Üniversitesi Faulkner Hastanesi ve Morehouse Tıp Okulu’nda yürütülen çalışmalarla desteklenmiştir.

İnsanlar üzerinde yapılan klinik çalışmalar, AHCC’in, doğal ve adaptif immün yanıtı değiştirdiğini göstermiştir.

 AHCC HPV yi nasıl vücuttan atar

1-NK hücrelerinin aktivitelerini %300-800 arası yükselterek

2-T hücrelerinin sayısını %200 e varan bir oranla çoğaltarak

3-Sitokin üretimini çoğaltarak,

 4-Dendritik hücrelerin miktarını çoğaltarak

5- Makrofaj sayısını çoğaltarak

AHCC HPV yi öldürür mü, vücuttan ne kadar sürede atar

 AHCC kullananlar ve HPV den kurtulanlar yorumlar, ahcc hikayeleri

3
HPV ve Beslenme / Ynt: HPV Ve Sigara
« : Aralık 03, 2018, 09:48:12 ÖS »
HPV ve C Vitamini Kullanımı

Vücudunuzun savunma mekanizmalarını güçlendirmenin ve İnsan Papillom Virüsü , HPV ile baş etmeye yardımcı olmanın bir başka yolu da, özellikle narenciye olmak üzere, meyve ve meyve suları tüketmekten geçer.

Portakal, greyfurt ve misket limonunun içindeki C vitamini, herhangi bir bakteri ya da virüse karşı savaşır ve hastalıkları önlemek için en iyi ev çaresidir.

Her gün meyve suyu için.

Özellikle kahvaltıdan önce içmeniz ve kendiniz hazırlamanız önerilir.

4
HPV ve Beslenme / Ev Yapımı İlaçlarla HPV Ve Genital Siğil Tedavisi
« : Aralık 03, 2018, 09:46:09 ÖS »
Bu ev ilaçlarından herhangi birini denemeden önce doktorunuzu ziyaret edin.

 En azından bir siğil mi yoksa daha tehlikeli bir şey mi olduğunu öğrenmelisiniz.

Unutmayın ki, diyabet veya herhangi bir bağışıklık eksikliği varsa, bu tür ev ilaçlarını kullanmak yasaktır.

Yeşil Çay ağacı yağı ve HPV

İhtiyacınız olan şeyler, birkaç damla çay ağacı yağı ve 2 yemek kaşığı su.
Yağı suya ekleyin ve siğil üzerine yayın.
Kurumasını bekleyin.
Günde 5-6 kez tekrarlayın.
Çay ağacı yağı, bakteri öldüren güçlü bir antiseptiktir, bu da onu siğillerin tedavisinde etkili bir yöntem haline getirir.

Arı Tutkalı / Propolis ve HPV

İhtiyacınız olanlar propolis sıvısından 2 damla, pamuk topu ve bir bandaj.
 Etkilenen bölgeye propolis uygulayın.
 Siğili bir pamuk topu ile örtün.
 Ve badajla sarın.
 Bunu günde iki kez tekrarlayın.
Propolis, kovanları enfeksiyonlara karşı korur.
Antibiyotik ve antiviral özelliklere sahiptir.
Timüs bezini aktive eder ve bağışıklık sistemini uyarır.

Saf hint yağı ve Genital Siğil Tedavisi

Yağı siğil üzerine yayın ve kurumaya bırakın.
 Her gün 2-3 kez tekrarlayın.
Sonuçlar için birkaç hafta beklemeniz gerekebilir ancak hint yağı siğillerden sonsuza dek kurtulamanıza yardımcı olacaktır.
Saf hint yağı antiviral özelliklere sahiptir ve insan papilloma virüsü ile savaşmanıza yardımcı olacak antioksidanlar açısından zengindir.

Elma sirkesi ve Genital Siğil Tedavisi Nasıl Uygulanır

Bir pamuk topunu elma sirkesiyle ıslatın ve siğilin üzerine koyun.
 Üzerini badajla sarın.
Bir gece bekletin.
Etkili sonuçları görmek için her gece tekrarlayın.
Asit içeriğinden dolayı sirke, siğilin dokusunu çabuk ve etkili bir şekilde çıkarır.

Sarımsak ve HPV

Birkaç diş sarımsağı ezin ve etkilenen bölgenin üzerine koyun.
Siğil kayboluncaya kadar bunu günde bir kez tekrarlayın.
Sarımsak hapları da siğil tedavisi için tüketilebilir.
Sarımsak, sizi çeşitli virüslere, bakterilere, mantarlara ve parazitlere karşı koruyabilen antimikrobiyal özelliklerinden dolayı iyi bilinen bir çözümdür

Muz kabuğu kondilom tedavisinde kullanılır mı

Birkaç dakika muz kabuğu ile siğili ovun.
Bunu günde bir kez tekrarlayın.
Etkili sonucun haftalarca sürebileceğini unutmayın.
İnanması zor olabilir ama muz kabuğunun,
cildi iyileştiren ve gençleştiren enzimler içerdiğinden papilloma ve siğillere karşı büyük bir çare olduğunu söyleyebiliriz.

Karbonat ve genital siğil tedavisi

3-4 kaşığı karbonatı bir kase suya ekleyin.
 Etkilenen bölgeyi yarım saat bu suyun içinde bekletin.
Daha sonra kendi kendine kurumaya bırakın.
Havlu kullanmayın.
Anti-inflamatuar ve antiseptik özellikleri nedeniyle, kabartma tozu çeşitli enfeksiyonlarla mücadelede etmede oldukça etkilidir.

İncir suyu ve genital siğil hpv tedavisi

Birkaç damla incir suyunu siğillerinize sürün ve günde 3 kez tekrarlayın.
2 hafta boyunca yapmanız gerekebilir.

Aspirin HPV tedavisinde nasıl kullanılır

3-4 aspirin ezip biraz su ilave edin.
Karışımı siğilin üzerine koyun ve bandajla sarın gece boyunca bu şekilde bırakın.
Aspirin, salisilik asit nedeniyle cilt sorunlarında oldukça etkili olan bir çözümdür.
Ve çoğu losyondan daha ucuzdur.

5
HPV ve Beslenme / Propolis HPV Tedavisinde Nasıl Kullanılır
« : Aralık 03, 2018, 09:37:03 ÖS »
Bir çok HPV Hastası Propolis kürü yapmaktadır
HPV ve Kondilom hastalarında Propolis nasıl kullanılır
İhtiyacınız olanlar propolis sıvısından 2 damla, pamuk topu ve bir bandaj.

Etkilenen bölgeye propolis uygulayın. Siğili bir pamuk topu ile örtün. Ve badajla sarın.

Bunu günde iki kez tekrarlayın.

Propolis, kovanları enfeksiyonlara karşı korur.

Antibiyotik ve antiviral özelliklere sahiptir.

Timüs bezini aktive eder ve bağışıklık sistemini uyarır.

6
HPV ve Beslenme / Ozon tedavisi ve HPV
« : Aralık 03, 2018, 09:34:07 ÖS »
HPV tedavisinde ozon tedavisi ve ozon yaptırmanın gerekliliği hakkında yapılmış tıbbi çalışmalar yoktur,
Ozon bağışıklığı güçlendirerek bazı hekimlere göre HPV nin vücuttan temizlenmesine yardımcı olmaktadır
Peki OZON TEDAVİSİ HPV dışında hangi enfeksiyonlarda kullanılır


Ozon terapisi tüm Hepatit’ler bilhassa Hepatit C’de, HPV, Herpes hem anti mikrobik hem de direk Hepatit virüsünün dış hücre çeperini tahrip ederek, ayrıca bağışıklık sistemini uyararak ve INTERFERON salgılanmasını arttırarak ALTIN STANDARTTA bir tedavi olanağı sağlar.

AIDS, HPV,  ZONA, KUŞ GRİBİ, SARS, DOMUZ GRİBİ gibi viral hastalıklarda , virüsün yok edilmesinde ozon bağışıklık sistemini güçlendirir ayrıca virüse direk teması ile etkili olur.
mmünmodülator (immün-bağışıklık sistemi düzenleyici) olarak düşük ve orta dozlarda verildiğinde organizmanın kendi direncini aktive etmektedir

Mikropların öldürülme mekanizmalarından birisi olarak FAGOSİTOZ olayını hızlandırır

Savunma hücrelerinin (beyaz hücreler) sayısını arttır

Savunma hücreleri tarafından salgılanan İNTERLÖKİN adı verilen savunmayı sağlayan maddenin vücuttaki yapımını arttırır



7
Kadınlarda  rahim ağzı kanserine neden olan virüslerden bir tanesi de HPV, yani Human Papilloma Virüs’ tür.

HPV, sağlıklı hücrelerin içine girerek hücrede bir takım değişikliklere neden olan bir sinsi mikroptur.

 170’e yakın türü olan HPV, cinsel yolla bulaşan ve özellikle rahim ağzı kanserinin oluşumunda çok etkili ve önemli olan bir virüs.

Virüsün neden olduğu enfeksiyonlar kimi zaman vücutta bulgu vermediği için fark edilmiyorlar  Kimi zaman genital bölgede ve mukozada görülebilen farklı boylardaki siğillerle karşılaşabiliyorlar.

Dikkat edilmesi gereken durum HPV’nin neden olduğu enfeksiyonlar. HPV enfeksiyonlarına direnmenin bir yolu beslenme olup bağışıklık sistemini arttıran yiyecekleri yemek olduğunu söyleyebilirim.

Doğru beslenme, dokuları tahrip eden serbest radikalleri hemen uzaklaştırarak, bağışıklık sistemimizin üstlendiği sorumluluğu paylaşmak ve daha verimli çalışmasına destek oluyor.

 Bunun için de serbest radikallere savaşarak vücudumuzu koruyan maddelere, yani antioksidanlara ihtiyacımız var.

ANTİOKSİDAN DESTEĞİ

A vitamini: Karaciğerde depolanan ve organlarıkoruyucu düzeninin oluşmasında önemli rol üstlenen, bozulan dokuyu onaran bir antioksidandır.

E vitamini: Yağda çözünen çevresel etmenlerle vücutta oluşabilecek toksinlerin vücuttan atılmasını sağlayan bir antioksidandır. C vitamini: Vücutta depolanamayan, suda eriyen, hücrede zararlı reaksiyonların oluşumunu engelleyen ve enfeksiyonu durduran bir antioksidan.
Selenyum: Vücudun ürettiği ‘glutatyon peroksidaz’ antioksidan enzimi harekete geçiren antioksidan.Çinko: Akyuvar ve antikorların oluşumu, yaraların kapanması, enfeksiyon hastalıklarına karşı korumada oldukça etkili bir antioksidandır.Flavanoidler: Sebze ve meyvelerde A ve C vitamininden bile fazla bulunabilen, C vitamininin etkisini azaltan antioksidanlardır. Kanserli hücrelerin oluşumunun engellenmesinde aktiftir.

8
hpv / Kondilom ve Genital Siğiller  Hakkında Bilmek İstedikleriniz
bu konu ile ilgili nette gezerken güzel bi yazı gördüm. alıntıdır
1.Human Papilloma Virus nedir?
Virusler bakterilerden daha küçük olan ve tedavisinde bakteriler kadar başarılı olamadığımız infeksiyon nedenleridir.
HPV (Human Papilloma Virus) halk arasında cilt ve üreme organlarında siğil yapmasıyla bilinen bir virüstür.
Bu virüsün son yıllarda insan sağlığı üzerinde çok daha önemli ve ciddi etkileri olduğu kanıtlanmıştır.
Şu anda 100'den fazla alttipi olduğu bilinen bu virüs ve neden olduğu hastalıklar üzerindeki araştırmalar yağun olarak devam etmektedir.

2.Rahim Ağzı Kanseri nedir?
Rahim ağzı kanseri kadın üreme organlarından rahmin hazneye açılış kısmı (serviks)ndan gelişen bir kanser türüdür.
Bu kanser türü kadın sağlığı üzerinde kötü sonuçlara sahiptir.
Ancak bu kadar kötü bir kanser türü olmasına rağmen, kansere dönüşen öncül hastalıkları ve ara evreleri olması (CIN 1, CIN 2 ve CIN 3) ve bunların kansere dönüşmeden teşhis ve tedavisinin mümkün olması da hatırlanmalıdır.
Rahim ağzı kanseri her yıl 500.000'den fazla kadında görülmektedir.
Rahim ağzı kanseri tüm dünya kadınları arasında meme ve endometrium kanserinden sonra görülen en sık 3. kanser türüdür.
250.000 kadın her yıl bu hastalık nedenıyle hayatını kaybetmektedir.
Bu her 2 dakikada 1 kadının rahim ağzı kanserine bağlı hayatını kaybettiğini göstermektedir.

3.Rahim Ağzı Kanserinin teşhis ve tedavisi nasıl yapılmaktadır?
Kansere dönüşmeden erken dönemde yakalanması pap-smear testiyle mümkündür.
Bu yüzden, bütün kadınlara yılda bir defa smear testi önerilmektedir.
Bu erken kanser öncülü hastalıkların cerrahi tedavileri bilinmekte ve uygulanmaktadır.

4.Human Papilloma Virusunun Rahim Ağzı Kanseriyle ilişkisi nedir?
Son yıllarda HPV'nin yüksek riskli bazı tiplerinin rahim ağzı kanserinin ve onun öncül hastalıklarının hemen hepsinde ana neden olduğu, virüsün hücrelerde kansere dönüşümü başlattığı gösterilmiştir.
Bu virüsün bulaşmasını önleyerek kanser ve diğer hastalıklardan korunmanın mümkün olabileceği ise son yıllarda öne çıkan bir konudur.
Sigaranın kansere neden olduğu artık herkes tarafından bilinmektedir.
Yapılan çalışmalarda sigara içmenin, akciğer kanseri riskini içmeyenlere göre 10 kat arttırdığı tahmin edilmektedir.
Yüksek riskli HPV tipleriyle karşılaşan bir kadının rahim ağzı kanserine yakalanma olasılığının ise HPV'den korunan kadınlara göre 300 ile 400 kat arttığı tahmin edilmektedir.

5.Bu virüs nasıl bulaşmaktadır?
HPV yetişkin hayatta eşlerden birbirine bulaşır.
Eşlerden birisinin daha önceden aldığı virüs onda bir hastalık yapmazken, özellikle bayanlarda daha sık olmak üzere cinsel bölgede siğillere ve rahim ağzının, dış genital bölge ve üreme yollarının (vulva,vajen) kanser ve kansere dönüşebilen hastalıklarına dönüşebilir.
HPV virüsü vücuda bulaştığında yaklaşık %90 kişide 2yıl içerisinde vücut tarafından temizlenmektedir.
Ancak geri kalan insanlarda yıllar içerisinde infeksiyon sonrası kanser öncesi yaralar gelişebilmekte ve yaklaşık 10-15 yılda kansere dönüşebilmektedir.
Düşük riskli HPV tipleri genital siğillerin oluşumundan sorumludur:
Bunlar iyi huyludur ancak, HPV tip 6 ve 11 genital siğillerin %90'nından sorumludur.
Kadın üreme yolunun kanserlerine sebep olabilen yüksek riskli HPV tipleri cinsel yolla bulaştıktan sonra kansere dönüşümü başlatabilmektedir.
Özellikle HPV tip 16 ve 18 rahimağzı kanserlerinin yaklaşık % 70'ine neden olmaktadır.

6.Bu virüsün rahim ağzı kanseri dışında başka hastalık ve kanserler ile ilişkisi va rmıdır?
HPV ile ilişkisi olduğu bilinen bir takım başka kanser ve kanser dışı hastalıklar mevcuttur.
Bunlar arasında çocuklarda anneden geçiş yoluyla bulaşan HPV'nin neden olduğu solunum yoluna ait rahatsızlıklar ve genital siğiller sayılabilir.
Sadece genital siğillerin her yıl tüm dünya çapında 30 milyon kadında görüldüğünü bilmek sorunun büyüklük ve yaygınlığını açıklar.
Ayrıca anüs, penis, vajina, vulva ve baş-boyun, parmak kanserlerinde de HPV'nin önemli rol oynadığı belirtilmektedir.

7.Rahim ağzı kanseri kimleri tehdit etmektedir?
Rahim ağzı kanseri görülme sıklığı ve yaşı olarak orta yaş üstü kadınlarda daha sıktır.
Ancak bu sıklık kanserin ortaya çıkıp belirti vermeye başladığı yılları göstermektedir.
Hastalığın başlangıcı daha önceki yıllara gitmekte gelişimi uzun süreler almaktadır.
Gelişim ve yayılma süreci için sabit bir zaman olmayıp bu hastalar arasında değişkenlik gösterir.

8. HPV 'den toplum olarak nasıl korunabiliriz?
HPV bulaşması ve yaygınlığındaki en önemli yol cinsel ilişki olduğundan tekeşlilik korunmada çok önemli bir rol oynar.

Virusun bulaşmasını kızamık, suçiçeği, grip gibi hastalıklarda olduğu gibi bağışıklık sistemi yoluyla ,vücuda virüs girse bile onu savunma sistemimizde yok ederek önlemek, modern "koruyucu tıp" yaklaşımıdır.
Bu yaklaşım ise aşı ile mümkündür.HPV' aşısı son on yılın en önemli toplum sağlığı ve kanserle mücadele çabalarının başında gelmektedir.

9.Bu aşının etkili olması için ne zaman yapılmalı ve ne kadar koruyucudur?
Dünyada ve ülkemizde şu anda kullanımda olan 2 HPV aşısı bulunmaktadır.
İkili ve dörtlü aşı. Dörtlü aşı HPV'nin rahim ağzı kanserine en sık yol açan iki tipi (Tip 16 ve 18)
ve genital siğillere yol açan iki tipi (6 ve 11) karşısında korunda sağlanmaktadır.
İkili aşı ise servix kanserine en sık yol açan tipler olan HPV 16 ve HPV 18'e karşı koruma sağlamaktadır.

10.Aşı ne zaman yapılmalı?
Yapılan ilk çalışmalardan elde edilen verilere göre HPV aşısı 9-26 yaş grubundaki genç kız ve kadınlara yapılabilmekteyken artık üst sınır kalkmış durumda olup 9 yaştan itibaren 50 yaşlara kadar çocuk , genç kız ve kadınlara yapılmaktadır..
Erken yaşta yapılmaya başlanmasının nedeni hem çocukluk yaş grubunda bağışıklık sisteminin daha aktif olması hem de çocuklarımızın hastalıkla karşılaşma riskinden ve evlenme çağlarından önce bu virüse karşı bağışık kılınmasının amaçlanmasıdır.

11.HPV'ye karşı ne yapılmalı?
2 adım atılmalıdır:
Birincisi aşı olunmalı ve ikincisi, yılda bir düzenli pap-smear taramasından geçilmelidir.

12. Aşı yapılmadan önce herhangi bir test yapılmasına gerek var mıdır?
Hayır.
 Aşı herkese, ilk görüldüğü anda , harhangi bir test yapılmaksızın yapılabilmektedir.

13.Aşıların tedavi edici etkisi var mıdır?
Hayır . Aşıların sadece koruyucu etkisi vardır.
Tedavi şu an sadece HPV 'nin yarattığı tahribata yönelik yapılabilmektedir.
Virüsü vücuttan tamamen attıracak bir tedavi henüz yok, ancak bu yöndeki çalışmalar devam etmektedir.
Şu an virüsü sadece kişinin kendi bağışıklığının yenebileceğini biliyoruz.

14.Aşı yapıldıktan sonra da smear testi yaptırmaya devam edilmeli midir?
Evet
sebebi var:
Birincisi aşı yapıldığı anda kişide zaten önceden aldığı virüsler olabilir ve aşının tedavi edici etkisi olmadığı için bu virüs hücre değişiklikleri yapmaya devam edebilir.
İkincisi ise aşıların kapsamadığı tiplere karşı taramanın devam etmesi gerekliliğidir.

HPV infeksiyonunun büyük kısmı ilk teması izleyen 3 yıl içerisinde görünür.
HPV infeksiyonunun genç insanlarda daha fazla görülmesinin nedeni HPV'nin immatür metaplazik epitelde etkili olması ve belki de bu dönemde bağışıklık cevabının da düşük düzeyde olmasıdır.

HPV infeksiynu ABD'de görülen en sık cinsel ilişkiyle bulaşan hastalıktır.
Toplumun yaklaşık %15'ı HPV ile infektedir.
Yaşamboyu bulaşma ihtimali %70 civarındadır.

HPV infeksiyonunun bulaşması için en önemli risk faktörü seksüel aktivitedir.
HPV bulaşmasından sonra hastalık oluşumu için gerekli diğer etmenler arasında; uzun süre (>15 yıl) doğum kontrol hapı kullanımı, diğer cinsel yolla bulaşan hastalıkların varlığı, sigara, beslenme, kişinin bağışıklık sisteminin durumu, virüsün tipi bulunmaktadır.
HPV'ye maruz kalma ile dış genital bölgede kondilom (siğil) gelişimi arasında ortalama 3 ay geçmekte ise de bu süre (bulaşan kişinin) immünolojik durumuna bağlı olarak yılları da bulabilir.
Kendisinde CIN tespit edilen kadınların eşlerinde %64.70 oranında peniste HPV infeksiyonu tespit edilmiştir.
Bunların 1/3'ü klinik lezyon (siğil), 2/3'ü ise subklinik (gözle görülemeyen infeksiyon mikroskopik düzeyde, sadece tahlille tespit edilebilir).
Kendisine cinsel yolla bir kez HPV bulaşan bir kadında bundan sonraki aşamada partnerdeki infeksiyon tedavi edilse bile bağışıklık cevabına bağlı olarak HPV enfeksiyonu kendi seyrini belirlemektedir.
 Bağışıklı yanıtı iyi olan konakta aynı tip HPV ile nüksler görülürken bağışıklık cevabı iyi olan konakta ancak başka partnerlerle ilşkiye bağlı olarak başka HPV tipleriyle enfeksiyon ve lezyon görülmektedir.

HPV infeksiyonu deri ve mukozal membranlar ile vücut sıvılarından geçer ve klinik olarak belli olmayan lezyonlarla başlar.
En etkili bulaşma yolu cinsel temastır.
Çevresel yüzeyler, kıyafet, ortak kullanılan tuvalet, havlu gibi yüzeylerden geçiş hipotezi ileri sürülmüş ancak ıspatlanamamıştır.
Geçişler muhtemelen oral-genital (ağız-cinsel bölgeye) manuel- genital (elden-cinsel bölgeye) ve genital-genital (cinsel bölgeden cinsel bölgeye) şeklinde olmaktadır.
 Genital-oral geçiş olası bir yol olmakla birlikte henüz HPV'nin oral bulaşıp bulaşmadığına ait konsensus yoktur.
Bunlar dışında vertikal geçiş (anneden-çocuğa) de mümkündür.
Laringeal papillamatosis aktif genitel siğilleri olan bir kadının norml (vajinal) doğum yapmasıyla bebeğin solunum sistemine HPV virüsünün ekilmesiyle oluşan tehlikeli bir durumdur.
Sezaryen ile doğumun bu tehlikeli tabloyu önleyip önleyemeyeceği tartışmalıdır.
Neyse ki bu tablo 1000 HPV'li kadından doğan sadece 7 bebekte meydana gelmektedir.

Cinsel ilişki ile bulaşmada en önemli faktör partner fazlalığı ve enfeksiyonun erken yaşta alınmasıdır.
En sık görülme dönemi 20-24 yaşlarıdır. Yaş ilerledikce sıklık azalmaktadır. Erkeklerin de değişik kadın partnerlerle teması, onların eşlerinde de servikal kanser riskini artıracaktır.

İnfeksiyonun görülmesi için HPV virüsünün basal epitel hücrelerine girmesi gerekmektedir.
Virüs ya dış genital bölgedeki deri veya mukozadaki mikroskopik çatlaklardan ve anüsteki ince epitelden veya serviksin transformasyon zonundan içeri girer.
Dolayısıyla dış genital bölgede gözle görülen veya görülemeyen çatlakların olması veya rahim ağzı bölgesinde halk arasında 'yara' tabir edilen erozyon gibi lezyonların varlığı HPV infeksiyonunu kolaylaştırıcı etkenler arasında bulunmaktadır.
http://www.hpvnedir.net/


Sayfa: [1]